Prof Dr Oya Demirci

Contact Us

Hamilelik & Beslenme

Fetal büyüme ve gelişme, annenin gebeliğe fizyolojik adaptasyonunu ve beslenme ihtiyaçlarında değişiklik yapılmasını gerektirir. Gebenin makro ve mikro besinlerin yeterli alması normal embriyonik ve fetal gelişimi desteklerken, yetersiz veya aşırı beslenme düşük, bazı konjenital anomaliler, hipertansif hastalıklar, gestasyonel diyabet, erken doğum, gebelik yaşına göre küçük yenidoğan ve nörobilişsel gelişim bozukluğu dahil olmak üzere olumsuz sonuçlarla ilişkilendirilmektedir. Bu nedenle hem gebelik öncesinde hem de gebelik sırasında annenin beslenmesinin değerlendirilmesi, izlenmesi ve uygun olduğunda anne beslenmesini destekleyecek değişiklikler yapılması önemlidir.

Sağlıklı Bir Gebelik ve Lohusalık Dönemi Geçirmek İçin Temel Bileşenler

Uygun kilo alımı

Dengeli beslenme

Düzenli egzersiz

Uygun ve zamanında vitamin ve mineral takviyesi

Hamilelik sırasında sürekli kilo alımı normaldir ve sizin ve bebeğinizin sağlığı için önemlidir. Ancak çok fazla kilo almamak da önemlidir. Hamilelik sırasında aşırı kilo alımı, gebelik diyabeti ve gebelikte yüksek tansiyon gibi bazı sağlık sorunları riskinizi artırabilir. Aşırı kilo alımı aynı zamanda hamilelikten sonra kilo vermeyi zorlaştırabilir.

İlk üç aylık dönemde gebelik öncesi döneme göre kalori alımının arttırılmasına gerek yoktur. Tek bir fetüse hamileyseniz, ikinci üç aylık dönemden başlayarak (ve üçüncü üç aylık dönemde biraz daha fazla) günde ekstra 340 kaloriye ihtiyacınız vardır. Bu yaklaşık olarak bir bardak yağsız süt ve yarım sandiviçin kalori miktarına eşdeğerdir. İkiz taşıyorsanız günde yaklaşık 600 ekstra kalori almalısınız. Üçüz taşıyorsanız günde ekstra 900 kalori almalısınız.

Hamileliğinizin başlangıcındaki vücut kitle indeksinize (BMI) göre hamilelik sırasında alınması gereken kilo dolayısıyla kalori alımı değişmektedir.

Tekil fetüse sahip hamile kadınlar için;

Hamileliğin Başlangıcındaki BMI (kg/m2) Hamilelik Sırasında Önerilen Kilo Alımı (kg)
< 18,5 (zayıf) 12,5–18,0 kg
18,5–24,9 (sağlıklı) 11,5–16,0 kg
25,0–29,9 (fazla kilolu) 7,0–11,5 kg
> 30 (fazla kilolu) 5,0–9,0 kg

Fazla kilonuz varsa hamilelik diyete başlamanın veya kilo vermeye çalışmanın zamanı değildir. Kilonuza göre yukarıda belirtilen aralıklarda kilo alımı bebeğinizin büyümesini ve gelişimini desteklemek açısından önemlidir.

Hamilelik sırasında uygun kilo alımını sürdürmek için; 5 besin grubundan sağlıklı besinleri seçin. Doymuş yağ, ilave şeker ve ilave tuz oranı yüksek olan isteğe bağlı yiyecek ve içecekleri (kek, bisküvi ve şekerli içecekler gibi) sınırlayın. Hamileliğiniz sırasında aktif kalın.

Hamilelik sırasında yedikleriniz yalnızca kendi sağlığınızı ve bebeğinizin gelişimini etkilemez, aynı zamanda bebeğinizin, çocukluk çağı ve sonraki yaşamında sağlık durumunu da etkileyecek kalıcı bir etkiye sahip olabileceğine dair önemli kanıtlar da vardır.

Gebelik Sırasında Sağlıklı Beslenmenin Temel Bileşenleri

Meyve ve Sebzeler

Farklı tür ve renklerde çeşitli meyve ve sebzeler - yeşil, kırmızı ve turuncu sebzeler: fasülye, bezelye, mercimek, nişastalı sebzeler. İdeal olanı her gün 2 porsiyon meyve ve 5 porsiyon sebzedir.

Tahıllı Gıdalar

Çoğunlukla tam tahıllı ve yüksek lifli gıdaları (yulaf, arpa, çavdar, buğday) tercih edin.

Proteinli Gıdalar

Deniz ürünleri, yağsız kırmızı et, kümes hayvanları ve yumurta dahil olmak üzere proteinli gıdalar tüketin.

Kalsiyum Alımı

Süt içmeyi, sert peynir ve yoğurt yemeyi veya kalsiyum açısından zengin alternatifleri yemeyi alışkanlık haline getirin. Yağı azaltılmış çeşitler en iyisidir.

Bolca Su İç

Bebeğinizi çevreleyen sıvının üretilmesi ve kan hacminizin artmasına yardımcı olmak için suya ihtiyaç vardır, bu nedenle hamilelik sırasında susuz kalmamak önemlidir. Dehidrasyonun belirtileri arasında koyu renkli idrar, baş dönmesi, baş ağrısı, yorgunluk veya ağız kuruluğu yer alır.

Zararlı Besinler

Doymuş yağ, ilave şeker ve tuz oranı yüksek yiyecek ve içecek tüketiminizi küçük miktarlarda olacak şekilde sınırlayın.

Sağlıklı ve dengeli bir beslenme aynı zamanda mide bulantısı ve kabızlık gibi bazı hamilelik belirtilerinin azaltılmasına da yardımcı olacaktır.

Bu kaloriler et ürünleri, süt ürünleri, meyve, sebze ve tam tahıllardan oluşan dengeli bir beslenmeden oluşmalıdır.

Hamilelik sırasında ne kadar yemeliyim?

Halk arasında popüler deyiş, hamileyken "iki kişilik yemek yemeniz gerektiğidir", ancak artık hamilelik sırasında normal yemek miktarının iki katını yemenin tehlikeli olduğunu biliyoruz. “İki kişilik yemek” yerine bunu iki kat daha sağlıklı yemek !

MAKROBESİNLER

PROTEİN

Bebek ve bebeğinizin eşi (plasenta) ; çoğu son altı ayda olmak üzere yaklaşık 1000 gram protein kullanmaktadır. Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği gebelikte günde ek 25 gram protein alımını önermektedir. Protein tüketimindeki artış toplam kaloriyle orantılı olmalıdır, çünkü proteinden gelen kalorinin yüzdesi hem hamile hem de hamile olmayan bireyler için toplam kalorinin %10-35'i kadar olmalıdır.

Sağlıklı protein kaynakları: yağsız et, yağsız kümes hayvanları ( tavuk, hindi), balık, yumurta, baklagiller (fasülye, bezelye, mercimek, nohut), kabuklu yemişler ( fındık gibi), tohumlar ve soya ürünleri. Yüksek derecede işlenmiş etler tavsiye edilmez.

Her gün farklı çeşit protein tüketiniz.

KARBONHİDRAT

Beynimizin ana enerji kaynağı olarak glikoza ihtiyacı vardır. Karbonhidratlar, glikoz gibi basit şekerlere parçalanırlar. Glikoz plasentadan kolayca geçer ve fetal dokuların gelişimi, büyümesi ve metabolizması için gereklidir. Karbonhidratların sağladığı glikoz, anne ve fetusun beyin fonksiyonunun sürdürülmesi için en uygun yakıttır.

Hamile bir kadında karbonhidrat gereksinimi Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği’ninde önerdiği gibi 175 gr/gün’dür. Hem hamile hem de hamile olmayan bireyler için kalorinin %45 ila 65'inin karbonhidrattan alınması önerilmektedir. Karbonhidrat içeren gıdalar arasında ekmek ve tahıllar, pirinç, makarna, patates, tatlı patates, meyve, süt, yoğurt, kek, bisküvi ve şekerlemeler yer alır.

Hamilelikte günde 28 ile 36 g lifli gıda alımı önerilir. Meyve ve sebzeler, tam tahıllı yiyecekler ve patates, özellikle kabuğuyla yenildiğinde, hepsi lif kaynaklarıdır. Ayrıca bir karbonhidrat olan lif, sindirim sisteminizin sağlıklı ve düzenli kalmasına yardımcı olur. Bu, yeterli sıvı alımıyla birlikte kabızlığın önlenmesine veya azaltılmasına yardımcı olacaktır.

Hamilelik sırasında düzenli bir enerji kaynağı ve tokluk (tokluk hissi) için, bol miktarda tam tahıllı ekmek, kepekli makarna, tam tahıllı krakerler, yulaf ve kahverengi pirinç ile mercimek ve baklagilleri tüketmek gerekir. Bu karbonhidratlar yavaş bir enerji (glikoz) salınımı sağlar ve diyet lifinin yanı sıra önemli bir vitamin ve mineral kaynağıdır. Bisküvi, kek, çikolata, şekerlemeler ve diğer rafine gıdalar gibi kan şekerini hızlı yükselten ve besin değeri az olan karbonhidratları ise sınırlandırmalısınız.

Not: Oda sıcaklığında bırakılan pişmiş pirinç ve tahıllar, sizi hasta edebilecek bakterilerin üreme alanı olabilir. Riski en aza indirmek için, bu yiyecekleri önceden hazırlamak yerine ihtiyacınız olduğunda hazır pişirin ve hamileyken mağazadan getirilen suşileri yemeyin.

YAĞLAR

Beynimizin ana enerji kaynağı olarak glikoza ihtiyacı vardır. Karbonhidratlar, glikoz gibi basit şekerlere parçalanırlar. Glikoz plasentadan kolayca geçer ve fetal dokuların gelişimi, büyümesi ve metabolizması için gereklidir. Karbonhidratların sağladığı glikoz, anne ve fetusun beyin fonksiyonunun sürdürülmesi için en uygun yakıttır.

Yağlar hamilelik ve bebeklik döneminde sadece enerji kaynağı olarak değil aynı zamanda hücresel membranların yapısal bileşenleri ve biyoaktif sinyal bileşiklerinin öncüleri olarak da önemlidir.

Hamile bireyler günlük toplam enerji alımının yüzde 20 ila 35'inin yağlardan almalı, toplam enerjinin %10'dan daha azını doymuş yağlar oluşturmalıdır. Sağlıklı yağların tüketilmesi ve doymuş yağların sınırlandırılması önemlidir. Sağlıklı bir yağ profili sağlayan beslenme kalıpları arasında Akdeniz diyeti ve Hipertansiyonu Durdurmaya Yönelik Diyet (DASH) yer almaktadır. Bu beslenmede, zeytinyağı ve fındık gibi bitki kaynaklı yağlar ve haftada iki ile üç porsiyon balık tüketilmesi yağ alımının çoğunluğunu oluşturur. Hamilelerin yaklaşık yüzde 75'i, olumsuz metabolik sonuçlara yol açabilecek doymuş yağ miktarını (et ve süt ürünleri gibi hayvansal ürünlerden elde edilenler) önerilenden fazla almaktadır.

Yağlar ve özellikle uzun zincirli çoklu doymamış yağ asitleri, fetal ve bebeklik dönemi doku ve organ gelişimi için çok önemlidir.

Uzun zincirli çoklu doymamış yağ asitleri - Dokosaheksaenoik asit (DHA) ve eikosapentaenoik asit (EPA), esas olarak balık veya deniz ürünlerinden elde edilen omega-3 olarak bilinen uzun zincirli çoklu doymamış yağ asitleridir. DHA, fetal beyin ve retinanın normal gelişimi için gereklidir ve hamilelik sırasında deniz ürünleri tüketimi çocuklarda olumlu bilişsel gelişim ile ilişkilendirilmiştir. Yeterli miktarda omega-3 almak bebeğinizin astım ve diğer alerjik durumlara yakalanma olasılığını da azaltabilir. Ayrıca çok erken doğum yapma ve bebeğinizi doğurduktan sonra depresyona girme (doğum sonrası depresyon) riskinizi de azaltabilirler.

Hamile bireylerin haftada 220-350 gram deniz ürünü tüketmesi önerilmektedir. Hamile kalmadan önce, hamileyken ve emzirirken haftada iki veya üç porsiyon balık veya kabuklu deniz ürünleri yiyin. Bir porsiyon balık yaklaşık 100 gramdır.

Bununla birlikte, hamile insanlar (ve hamile kalmayı planlayanlar) cıva ve diğer kirletici maddeleri daha düşük oranda içeren balıkları seçmelidir. Bazı balık türleri diğerlerinden daha yüksek düzeyde cıva içerir. Civa doğum kusurlarıyla bağlantılı bir metaldir. Ton balığı, kral uskumru, köpekbalığı, kılıç balığı veya kiremit balığı yemeyin. Ayrıca yerel sularda yakalanan balıklarla ilgili tavsiyeleri de kontrol edin.

Yeterli miktarda balık tüketemeyen veya tüketmek istemeyen hamile kişiler için, 200 ila 300 mg/gün DHA alımını sağlamak için omega-3 içeren balık yağı takviyesi veya omega-3 içeren diğer besin kaynaklarının tüketimi önerilmektedir. Keten tohumu (öğütülmüş veya yağ olarak) da iyi bir omega-3 kaynağıdır. Diğer omega-3 kaynakları arasında brokoli, kavun, barbunya fasulyesi, ıspanak, karnabahar ve ceviz bulunur.

MİKROBESİNLER

İdeal olarak, mikrobesin maddelerinin tümü veya çoğu bu besinier açısından zengin yiyecek ve içeceklerden oluşan bir diyetle karşılanabilir. Ancak bazı mikrobesinlerin alımı ( D vitamini, folat/folik asit, demir, iyot, ) çoğunlukla yetersizdir. Bu nedenle bu mikrobesinlerin hamile bireylerde ilaç yoluyla takviyesi önemlidir.

Folik Asit (Folat)

Folik asit, çeşitli gıdalarda bulunan bir B grubu vitamindir. Folik asit gelişmekte olan fetüste nöral tüp defektlerine karşı korunmaya yardımcı olur.

Not: Nöral tüp defektleri, beyin veya omuriliğin doğumsal kusurlarıdır. Fetal omurilik kanalının tamamen kapanmadığı doğumsal bir anomali olan açık spina bfida bir nöral tüp defektidir.

Hamile kadınların bu önemli vitamini yeterince aldıklarından emin olmaları önemlidir.

Sağlık Bakanlığı hamilelik planlayan kadınlara hamile kalmadan bir ay önce başlayarak hamileliğin ilk 3 ayı boyunca günlük 400 mikrogram folik asit takviyesi önermektedir, bunun yanı sıra doğal olarak folat açısından zengin veya folik asitle zenginleştirilmiş gıdaların tüketilmesi önerilir. Nöral tüp defekti için yüksek risk grubundaki hamilelere ise ( açık nöral tüp defektli doğum öyküsü olanlar, diyabet ve antikonvülzan ilaç kullananlar gibi) yüksek doz folik asit (4mg/gün ) desteği önerilmekte ve hamilelikten üç ay önce başlanıp gebeliğin ilk üç ayı boyunca devem edilmesi gerekmektedir.

Folat içeren besin kaynakları: Kuşkonmaz, kepek gevreği, brokoli, brüksel lahanası, nohut, kuru fasulye, mercimek, ıspanak, lahana, karnabahar, pırasa, portakal, portakal suyu, maydanoz, bezelye, buğday tohumu, tam tahıllı ekmek, fındıklar, yaban havuçları, patates, somon, çilek, domates, tuzsuz fıstık ceviz folat için iyi besin kaynaklarıdır.

Karaciğer folat bakımından zengin olmasına rağmen, yüksek A vitamini içeriği nedeniyle hamile olan veya hamile olma ihtimali olan kadınlara önerilmemektedir.

Demir

Hamilelik sırasında demir ihtiyacınız artar. Bunun nedeni, demir, vücudunuz tarafından sizin ve fetüsünüzün hamilelik sırasında ihtiyaç duyduğu ekstra kanı yapmak için kullanılır. Gelişmekte olan fetüs ve doğumdan sonra bebek 5 veya 6 ay boyunca demiri anneden almaktadır. Ayrıca fetal beyin ve plasenta gelişimi içinde demir gereklidir. Kadın artık adet görmediği için hamilelik sırasında demir kayıpları azalır. Ancak bu, gelişmekte olan fetüsün ihtiyaçlarını karşılamaya yeterli değildir.

İyot

İyot, büyüme ve gelişme için önemli olan tiroid hormonunun üretimi için gerekli önemli bir mineraldir. Hamilelik sırasında yeterli iyot alımınız yoksa, bebeğinizde zihinsel bozukluk ve konjenital hipotiroidizm (önceden kretenizm olarak biliniyordu) riski artar. Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde ve İstanbul’da yapılan çalışmalarda toplumda iyot eksikliğinin olduğu saptanmıştır. Hamile ve emziren kadınların iyot gereksinimleri artmıştır. Hamilelik planlayan kadınlara, hamilelik boyunca ve emzirme döneminde günde 150 mikrogram iyot takviyesi önerilmektedir.

İyi iyot kaynakları olan gıdalar şunlardır: Deniz ürünleri, deniz yosunu (nori ve yosun dahil), yumurtalar, et, süt ürünleri. İyotlu tuz ayrıca iyot içerir. Sofrada veya yemek pişirirken ek tuz eklemekten kaçınmak önemlidir, ancak tuz eklerseniz tuzun iyotlu olarak etiketlendiğinden emin olun.

D Vitamini

D vitamini bebeğinizin büyümesi ve gelişmesi ve hamilelik sırasında kendi sağlığınız için gereklidir. D vitamini kemik sağlığı ve sizin ve bebeğiniz için ideal gebelik sonuçları açısından önemlidir.

D vitamini ihtiyacının çoğu güneşten alınmaktadır. Güneşten gelen ultraviyole (UV) ışınlar ciltte D vitamini üretir ve D vitamininin en iyi doğal kaynağı güneştir. D vitamini alımımızın yalnızca küçük bir kısmı beslenmemizden gelir; yumurta, yağlı balık, margarin ve D vitamini ile zenginleştirilmiş süt gibi yiyeceklerden gelir.

D vitamini eksikliği riski en fazla olan kadınlar: koyu renkli bir cilde sahip olmak, dini veya diğer nedenlerden dolayı örtücü veya gizleyen giysiler giymek, kapalı mekanlarda çok zaman geçirmek gibi durumlardır.

Yapılan çalışmalar ülkemizde D vitamini eksikliğinin yaygın olduğunu göstermektedir. Bu nedenle Sağlık Bakanlığı gebeliğin 12. haftasından itibaren tüm gebelere 1200 IU/gün D vitamini takviyesi yapılmasını önermektedir.

Hamileliğe optimal D vitamini düzeyi ile başladığınızdan emin olmak için hamilelikten önce veya hamileliğinizin erken döneminde D vitamini düzeylerinize baktırmanız faydalı olacaktır. Kış aylarında yeterli D vitamini elde etmek daha zor olabilir.

Multivitamin Takviyeleri

Bazı hamile kadın grupları için multivitamin takviyeleri önerilebilir:

Veganlar ve vejetaryenler

Çoğul gebelikler

Yetersiz gıda alımına sahip olabilecek gençler

Madde bağımlıları (uyuşturucu, tütün ve alkol)

Zaten aşırı kilolu olan ve aşırı kilo alımını engellemeye çalışan hamile kadınlar.

Vitamin veya mineral takviyeleri almadan önce mutlaka doktorunuza danışın.

HAMİLELİK SIRASINDA BULANTI VE KUSMA

Mide bulantısı ve kusma, özellikle de "sabah bulantısı" hamilelik sırasında, özellikle de ilk üç ayda sık görülür.

Yardımcı olabilecek bazı öneriler şunlardır:

Sabah kalkmadan önce biraz kuru ekmek, bisküvi veya mısır gevreği yiyin.

Ani hareketlerden kaçınarak yavaşça kalkın.

Kusmayı tetikleyebileceğinden şişkinliği önlemek için sıvıları yemekle birlikte değil, aralarında tüketin.

Büyük öğünlerden ve yağlı, çok baharatlı yiyeceklerden kaçının.

Limon gibi ekşi bir şeyler emin.

Rahatlayın, dinlenin ve mümkün olduğunca temiz havaya çıkın. Odaları iyi havalandırın ve kokusuz tutun.

Zencefil çayı gibi zencefil içeren yiyecek ve içecekleri deneyin; bunlar bazen bulantıyı hafifletir.

MİDE EKŞİMESİ

Mide ekşimesi hamilelikte sık görülür çünkü bebek büyüdükçe karın üzerinde daha fazla baskı oluşur. Daha büyük öğünlerle karşılaştırıldığında küçük, sık öğünler yardımcı olabilir.

Aşağıdakilerden kaçınmaya çalışın:

Gece geç saatte yemek yemek

Yemeklerden sonra eğilmek, uzanmak veya bir şeyler kaldırmak

Aşırı çay veya kahve tüketimi.

Ayrıca yatak başlığınızı biraz yukarıda tutarak uyumayı da deneyebilirsiniz. Bunu yatağınızın altına katlanmış bir battaniye veya yastık koyarak yapabilirsiniz.